Postmodernizm Nedir?
Erem YILDIZ[1]
Özet: Bu çalışmada 20. yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkan
postmodernizm akımı tanıtılmaya çalışılmaktadır. Nasıl ortaya çıktığı dana önce
sanatta, mimaride kullanılışı kısaca ifade edilmektedir. Daha sonra felsefe
postmodernizm, Lyotard ve Habermas arasındaki rekabet açıklanmaktadır.
Modernizmle postmodernizmin birbirine halefliği veya selefliği tartışılıyor.
Jean Baudrillard’ın smulakr ya da taslama kavramı, TV’nin olumsuz etkileri ile
ilgili görüşleri vurgulanmaktadır. Politik postmodernizmde ise radikal
demokrasinin yeniden önem kazanması, liberalizme ve devletçiliği karşı olan
görüşler vurgulanmıştır. Politikada sorumluluğun önemine dikkat çekilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Modernlik, postmodernlik, modernleşme,
radikal demokrasi.
What is Postmodernizm?
Abstract: This study seeks to present and explain the trand of
postmodernism which emerged in the last guarter of the twentieth century. Its
beginnings and former use in art and architecture is explaned in short. The
rivalry between Lyotard and Habermas in the field of philosophy. The care of
continuity between Modernism is stutied. The smulakr consept of
Jean Baudrillard and his views concerning the negative offects of television
are emphasized. Morewer, the views againts liberalism and etatism along with
how radical democracy gained importance is studied under political
postmodernism. Special emphasis is responsibility in politics.
Key Words: Modernism, Post-Modernism, modernisation, radical
democracy.
GİRİŞ
Post modernizmin tanımında bir belirsizlik söz konusudur. En az
konuşulalar kadar tanım var.(Armağan, 1995, 53) Her yazar post moderni kendisi
açısından belli bir yönüne ağırlık vererek tanımlama yoluna gitmektedir. Post
modernizm bazılarına göre modernizmden bir kopuş olmaktadır. Bir kısım yazarlara
göre ise modernizmin rafine edilmiş, ileri bir halidir. Kimine göre kolaj
tekniği iken kimide onu tarihin sonunu ilan eden akım olarak görüyor(Fukuyama,
1993, 13-52). Postmodern bir durum yaşanmakta olduğu ileri sürülmektedir. Bu
yaşanan süreç içinde aklın iflas ettiği, ideolojilerin tükendiği, mekan ve
zaman anlayışlarımızın sarsıldığı iddia edilmektedir.
Nihayet felsefede postmodernizmin tanımı 1979’da J. F. Lyotard’ın yazdığı
“ la condition postmoderne” adlı eserde belirlenir. Lyotard burada “ üst anlatıların
sonu” diye postmodernizmi tanımlar. (Soykan, 1993, 125)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder