ORHUN YAZITLARININ
KÖKTÜRKÇENİN
BİÇİM İNCELEMESİ
Orhun abideleri, Türk dil tarihi açısından
önemli bir yere sahiptir. Orhun yazıtları hakkındaki ayrıntılı bilgiye Türk
dili ve dil tarihi üzerine yazılmış kitaplardan ulaşmamız mümkündür. Bu
çalışmamızın asıl amacı Orhun yazıtlarının ve bu yazıtlarla birlikte öne çıkan Köktürkçenin
biçim bilgisi açısından incelemesini yapmaktır. Orhun yazıtlarının doğal olarak
da Köktürkçenin biçim incelemesini yapmadan önce Orhun yazıtlarının önemi
üzerinde biraz duralım. Orhun Yazıtlarının Türk Dili Tarihi açısından önemi
nedir?
‘Türk
adının, Türk milletinin isminin geçtiği ilk Türkçe metin. İlk Türk tarihi. Taşlar
üzerine yazılmış tarih. Türk devlet adamlarının millete hesap vermesi, milletle
hesaplaşması. Devlet ve milletin karşılıklı vazifeleri. Türk nizamının, Türk
töresinin, Türk medeniyetinin, yüksek Türk kültürünün büyük vesikası. Türk
askeri dehasının ve Türk askerlik sanatının esasları. Türk gururunun ilahi
yüksekliği. Türk feragat ve faziletinin büyük örneği. Türk ictimaî hayatının
ulvi tablosu. Türk edebiyatının ilk şaheseri. Hükümdarane eda ve ihtişamlı hitap tarzı. Yalın ve keskin uslûbunu şaşırtıcı numunesi.
Türk milliyetçiliğinin temel kitabı. Bir kavmi millet yapabilecek eser. Asırlar
içinde milli istikameti aydınlatan ışık. Türk dilinin mübarek kaynağı. Türk
yazı dilinin ilk, fakat harikulade işle örneği. Türk yazı dilinin başlangıcını miladın ilk
asırlarına çıkartan delil. Türk ordusunun kuruluşunu en az 1250 seneye götüren
belge. Türklüğün en büyük iftihar vesilesi olan eser. İnsanlık aleminin sosyal
muhteva bakımından en manalı mezar taşları. Dünyanın bugün belki de en büyük
meselesi olan Çin hakkında 1250 sene evvelki Türk ikazı. vs.’[1] M. ERGİN’in düşünceleri
Orhun yazıtlarının, Türk Dili tarihi açısından önemini göstermiştir.
Bu bağlamda öncelikle Orhun yazıtları üzerine
yapılan gramer çalışmaları üzerinde durmamızın, yapacağımız incelemede öngörü
sahibi olmamız açısından önemli olacağı kanaatindeyiz.
Orhun yazıtları Johann von Strahlenberg’in Das
Nord und Östliche Teil von Europa und Asia, 1730 [2]
tarihli yayınlamış olduğu
çalışmasıyla bilim dünyasına girmiştir.
[1] M.
Ergin, Orhun Abideleri, s. 14
[2] A. Bican
Ercilesun, Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dil Tarihi, s. 147, Ankara, 2004.
Avrupalı
âlimler çeşitli tahmin ve nazariyeler yürütmeğe başlar. Bir
yandan yazıların hangi millete ait olduğu
üzerinde fikirler yürütülürken, bir yandan da yeni ilmî seferler tertipleniyor
ve yeni taşlar keşfediliyordu.
18.
yüzyılın büyük gezgini ve tabiî ilimler bilgini Peter Simon Pallas, 1793'te
yayımlanan seyahatnamesinde, Uybat'ta bulduğu IV. ve V. taşların kopyasına yer
vermişti. Sibirya tarihi üzerinde çalışan Grigoriy Spasskiy 1818'de "Sibirya'nın Eski Eserleri Üzerine
Notlar" adlı kitabını yayımlıyor ve burada iki yeni metni tanıtıyor,
birçok metnin de resimlerini veriyordu.
1847'de Finlandiyalı ünlü Ural-Altay bilgini
Matthias A. Castren de bölgeye seyahat etmiş; Tuba I ve Oznaçennoye
yazıtını bulmuştu. N. A. Kostrov
1857'de Acura yazıtını, bir Hakas
köylüsü ise 1878'de Altın Köl I-II yazıtlarını
bulmuştu.
1888'de Aspelin'in başkanlığında bir Fin sefer
heyeti Altaylara doğru yola çıkmış, önce Çaa
Köl yazıtlarını, daha sonra Ottuk Daş
ve nihayet o güne kadar bulunanların en uzunu olan 12 satırlık Elegest yazıtını keşfetmişti. Yola devam
eden heyet, Uyuk Arhan, Uyuk Tarlag, Tuba yazıtlarını da
bulduktan sonra, Finlandiya'ya döner. Yeni keşiflerle ve eski keşiflerin
mükemmel yeni kopyalarıyla dönen heyetin bu çalışması 1889'da Helsinki'de
neşredilir: Inscriptions de l'Ienissei recueillies et publiees par la
societe finlandaise d'archeologie[1]
(Finlandiya Arkeloji Derneğince Toplanan ve Yayımlanan Yenisey Yazıtları).
"Rus Coğrafya
Cemiyeti Doğu Sibirya Bölümü tarafından ilmî bir sefer heyetinin başında
Moğolistan'a" gönderilen etnograf ve gazeteci Nikolay M. Yadrintsev,
Moğolistan'da araştırmalar yaparken aynı meçhul yazıyı taşıyan daha büyük
taşlar bulmuştur. N. M. Yadrintsev, 1889 yılının 18 Temmuzunda, Orhun ırmağının
suladığı mukaddes topraklarda, Ulan Bator'un 400 km kadar batısındaki
Koşo-Çaydam gölü yakınlarında, 47,5 derece kuzey enlemiyle 103 derece doğu
boylamının kesiştiği yerde, kaplumbağaya benzer bir taş heykelin yanına
uzanmış 3.75 metre boyunda beyaz mermerden bir abide görür. Abidenin üzerinde,
bir vakitten beri şu Yenisey boylarında bulunan kitabelerdeki o tuhaf yazılar
vardır. İşte bu abide, daha sonra Köktürk şehzadelerinden kahraman Köl Tigin'e ait olduğu anlaşılan bengü
taştır. Bir kilometre mesafede, üç parçaya bölünmüş, bir kısmı kumlar altında
kalmış gri granitten yapılma
bir abide vardı. Yadrintsev'in bulduğu bu ikinci abide Köktürklerin büyük hükümdarı Bilge Kağan'a aitti.
Finliler, filolog ve etnograf Axel O. Heikel'in başkanlığında bir heyeti
Moğolistan'a göndermişlerdi. Heyet 15 Mayıs 1890'da hareket etmiş ve 1891
Haziranında dönmüştü. Ruslar da W. Radloffun başkanlığında bir ilim heyetini
Moğolistan'a gönderdiler. Heyet 1891 baharında hareket etmiş ve 2,5 ay Moğolistan'da
çalışmıştı. Radloff, Pekin'e uğrayıp Çince metinlerin tercümesini yaptırmış ve
deniz yoluyla St. Petersburg'a dönmüştü.
Her iki heyetin seyahatinin neticesi 1892'de neşredildi: Inscriptions
de L'Orkhon (Orhon Abideleri) Helsingfors, 1892 ve Atlas der Alterthümer
der Mongolei (Moğolistan'daki Eski Abidelerin Atlası), St. Petersburg, 1892.[1]
Bütün bu çalışmalardan sonra yazıtları okuyan kişi ise ünlü Danimarkalı
dilci Vilhelm Thomsen’dir. İlk
yayınları aceleyle çıktığı için yanlışları vardır. V. Thomsen’in asıl
çalışmasını ‘Inscriptions de l'Orkhon Dechiffrees par Vilh, Thomsen, Helsinki
1896.’[2]
yılında yayımlar. Bu çalışma Orhun yazıtları üzerine yapılacak çalışmalarda yol
gösterici olacaktır.
Orhun yazıtlarının dili üzerine gramer
çalışması Radloff tarafından yapılmıştır. Radloff’un ilk denemesi ‘Materialien zum Verstendniss der
Morphologie des Alttürkischen Dialektes, Dritte Lieferung, St. Petersburg 1895,
ss. 388–422.’[3], adlı eseridir. Bu çalışmadan sonra, Kül Tigin ve
Bilge Kağan yazıtlarının ilk grameri de Radloff tarafından yazıldı: ‘Grammeticsche Skizz der Alttürkischen
Sprache’, Neue Folge, St. Petersburg 1897, ss. 1–129.[4]
1932’de Marti Resenen Türkçe de ünlü uyumunun tarihsel gelişimi ile
ilgili bir makale yazdı: ‘Beitrage zur
Frage der türkischen Vokalharmonie’. JSFOu, XLV, Helsinki 1932, 1–10.[5] Bu
makale ilk bakışta ses bilgisi açısından değerlendirilmesi gereken bir makale
olsa da bizi ilgilendiren kısım, Orhon Türkçesinde 3. kişi iyelik ekinin sadece
–i/-si olduğunu destekleyen delilleri vermiş olmasıdır. Ne var ki Resenen’ in bu görüşü
yeni değildi. Bu görüş daha önce Radloff tarafından ileri sürülmüştü. Radloff,
3. Kişi iyelik ekinden sonra gelen akuzatif ekinin yazıtlarda daima N2 “ince n” yazılmış
olduğuna bakarak bu görüşü savundu.
[1] A. Bican
Ercilesun, Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dil Tarihi, s. 149, Akçağ, Ankara,
2004.
[2] A. Bican
Ercilesun, Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dil Tarihi, s. 151, Akçağ, Ankara,
2004.
[3] Talat,
Tekin, Orhon Yazıtları, s. 3, TDK Yay., Ankara, 2010.
[4] Ali
Akar, Türk Dili Tarihi, s. 90, Ötüken, İstanbul, 2005.
[5] Talat,
Tekin, Orhon Yazıtları, s. 4, TDK Yay., Ankara, 2010.
1936’da
Türk dilinin gramer yapısı üzerine önemli ve öğretici çalışma da Kaare GrØnbech’in
doktora tezidir: Der türkische Sprachbau,
Kopenhagen 1936.[1]
Orhon Türkçesi ile ilgili pek çok sorun açıklığa kavuşmuştur.
1949’da A.
Cevat Emre Orhon Türkçesinin kısa bir fonolojisini yayımladı: Türk Lehçelerinin Mukayeseli Grameri,
İstanbul 1949, ss. 25–55.[2]
1959’da Gabain, Eski Türkçenin
gramer özetini yayımladı: ‘Das
Alttürkisch’, Philologiae Turcicae Fundamenta, Wiesbaden 1959, ss. 21–45. [3]
1960’da
V. M. Nasilov’un Orhon ve Yenisey kitabelerinin gramer yayımladı: Yazık orhono-yeniseyskih pmayatnikov,
Moskova 1960. [4]
1968’de
Talat Tekin, Orhon Türkçesi Grameri
adlı çalışması yayınladı: A Grammar of
Orkhon Turkic, Indiana University Publications, Uralic and Altaic Series, c.
69, Bloomington 1968. Eser beş yazıtın “Kül Tigin, Bilge Kağan, Tonyukuk,
Ongin ve Küli Çor yazıtları” yazı çevrimli metinleri ve İngilizce çevirileri
ile yazıtlarda geçen kelimelerin incelemelerine yer verdi.
1970’te
Muharrem Ergin, Orhun Abideleri [5]adlı
eseri yayımlamıştır. Bu eser Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk yazıtlarının
metinleri ve Türkçe çevirileri ile sözlük içermektedir. Eserin ön söz kısmı da
önemlidir.
1980’de,
Sovyet Türkologlardan A. N. Kononov’un Orhon yazıtları ile ilgili ‘runik’
harfli bütün eski Türk yazıtlarının gramerini yayımladı: Grammatika yazıka tyurkskih runiçeskih
pamyatnikov, Leningrad 1980, 225 s.[6]
Kononov bu eserinde Orhon yazıtları üzerine yalnız SSCB’de değil, SSCB dışında
yapılmış araştırmaları da dikkate almıştır.
Orhun
yazıtları üzerine yapılan gramer çalışmalarını verdikten sonra, Orhun
yazıtlarından da örnekler vererek, Köktürkçenin biçim bilgisi açısından
incelemesine geçebiliriz ama öncelikle Orhun yazıtlarının Köktürkçenin alfabe
sistemi hakkında bilgi verelim:
Yenisey
yazıtlarıyla birlikte Moğolistan ve bu bölgede bulunan taş anıtların alfabesi,
150 farklı işaretten oluşmaktadır. Köktürk alfabesi 38 harften oluşur.
Bunlardan 4’ü ünlü, 31’i ünsüz, 3’ü çift ünsüz sesler için kullanılır.
[1] Talat,
Tekin, Orhon Yazıtları, s. 4, TDK Yay., Ankara, 2010.
[3] Talat,
Tekin, Orhon Yazıtları, s. 5, TDK Yay., Ankara, 2010.
[4] Aysu
Ata, Orhun Türkçesi, s. 73 Anadolu Üniversitesi
Yay., Eskişehir, 2011.
[5] Ali
Akar, Türk Dili Tarihi, s. 90, Ötüken, İstanbul, 2005.
Ünlüler
için kullanılan harfler ikişer ünlüyü gösterir:
o
|
o,
u
|
ü
|
ö,
ü
|
Aa
|
a, e
|
i
|
ı, i
|
20
ünsüz, kalın ve ince sesler için ayrıdır:
B
|
ab-ba
|
D
|
ad-da
|
G
|
ag-ga
|
q
|
ak-ka
|
L
|
al-la
|
N
|
an-na
|
R
|
ar-ra
|
S
|
as-sa
|
T
|
at-ta
|
Y
|
ay-ya
|
b
|
eb-be
|
d
|
ed-de
|
g
|
eg-ge
|
k
|
ek-ke
|
l
|
el-le
|
n
|
en-ne
|
r
|
er-re
|
s
|
es-se
|
t
|
et-te
|
y
|
ey-ye
|
Ünsüzler
için kullanılan 31 harften 7’si kalınlık incelik bakımından nötr harflerdir:
ÇÇÇÇç
|
Ç
|
m
|
M
|
ğ
|
Ŋ
|
Ğ
|
Ń
|
p
|
P
|
ş
|
Ş
|
ZZz
|
Z
|
Ünsüzlerin
için kullanılan 31 harften 4’ü çoğunlukla ünlü-ünsüz veya ünsüz-ünlü
değerindedir:
KKKKKO
|
ok,
uk, ko, ku
|
KÖÖÜ
|
ök,
ük, kö, kü
|
KİİKJŞİÖMQ
|
ık,
kı
|
ÇÖÇÇc
|
iç,
çi
|
Çift
ünsüz için kullanılan 3 harf şunlardır:
U
|
lt
|
I
|
nç
|
P
|
nt
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder